Son bir ay içinde;
İstanbul’da bir meslektaşımız hasta olmayan birine sahte rapor vermek istemediği için silahla tehdit edildi ve darp edildi.
Samsun’da bir meslektaşımız işe giriş raporu düzenlemediği için devletimizin bilgilendirme hattı olan 184 SABİM hattı aracılığı ile “kafasına silah dayayacağım” diyerek tehdit edildi.
İzmir’de Bir meslektaşımız “ ASM’ye gelmeyen “ bir hastanın, eşini göndererek kendine ilaç yazdırma talebini reddettiği için darp edildi. Üstelik ilaç yazdırmak için gelemeyen hasta, doktoru darp etmek için yanına 10 kişiyi daha alarak gelmişti. Üstelik muayene olmak için, şifa bulmak için gelmesi gereken yere sopaları ile gelmişti. Üstelik kendisine şifa vermek üzere yemin etmiş meslektaşımızı ve beraber çalıştığı mesai arkadaşlarını, bir meslektaşımızın o an orada bulunan eşini ve çevreden yardıma gelen halkı da darp etti. Bu 11 kişi devlet adına çalışan meslektaşlarımızın, halkımıza hizmet vermek için çalıştığı Aile Sağlığı Merkezinin camlarını kırıp, eşyalara zarar verdi.
Yani 11 kişi tamamen organize olarak görevi başında olan ve tamamen kanun ve yönetmeliklere uygun bir hizmet veren sağlık çalışanlarına kasıtlı ve planlı şekilde fiili şiddet uyguladı.
Sebep “ hastanın kendisinin gelmemesi” sonuç “ ilaç yazdırmak için gelmeyen kişinin “ yanında 10 kişiyi de alarak planlı şiddet için ASM”ye gelmesi.
Bu saydıklarımızın hepsinde işini özveri ile, kanun ve yönetmeliklere uygun yapan görevi başında meslektaşlarımız ve bunu hiçe sayan kanun tanımaz ve kanunlara aykırı talepte bulunan sözde hastalar var.
Bu saydıklarımızın hepsinde devleti temsil eden sağlık çalışanları ve usulsüz talepleri olan kişiler var.
Bu saydığımız olayların hepsi önünde bayrağımızın dalgalandığı ve devletin onayı ile çalışılan birimlerde oluyor.
Evet biz sağlık çalışanları bir yemin ettik. Bu yeminde deontoloji var, bu yeminde etik var, bu yeminde şifa vermek var. Bu yeminde “ hasta hekim arası kutsal ve güvene dayalı muayene” var. “Önce zarar vermeme” var.
Ama bu yeminde hastanın her istediğini yapmak yok!
Bu yeminde kişinin kendisi gelmeden işlem yapmak yok!
Bu yeminde kanunlara aykırı işlemler yok!
Bu yeminde yalan beyanla çeşitli raporlar hazırlamak yok!
Savaşta bile dokunulmazlığı olan sağlık çalışanları artık görevi başında şiddete maruz kalıyor. Sözel şiddete maruz kalıyor. Tehdit ediliyor. Darp ediliyor ve maalesef öldürülüyor!
Biz özveri ile çalışan sağlık çalışanları ve onların temsilcileri olarak diyoruz ki:
Etkin, caydırıcı, ertelemesiz ve uygulanabilir SAĞLIKTA ŞİDDET YASASI bir an önce çıkarılmalıdır. Yeni yasada sözel şiddet, sosyal medya, görsel ve yazılı basında yapılan yanlı, hedef gösteren, halkı galeyana getiren, asılsız ithamlara da cezai yaptırımlar olmalıdır.
Bu yasa düzenlenene kadar mevcut yasalarda var olan cezalar en üst düzeyde uygulanmalıdır.
Kanunlara uygun görev yapan meslektaşlarımız korunmalıdır.
184 SABİM hattı asıl amacına uygun olmalıdır. Şikayet hattı olmaktan çıkıp sağlıkla ilgili bilgilendirme hattı olmalıdır.
Bizler yöneticilerimize sesleniyor ve diyoruz ki;
Yapılacak her değişiklikte sahada uygulayıcı olan bizler diyaloğa hazırız. Uygulama esnasında her konuda yaşadığımız sorunları ve çözüm önerilerimizi sizlerle paylaşmaya hazırız. Çalışanını memnun edemeyen ve koruyamayan hiç bir sistem başarılı olamaz!
Biz Halkımızın sağlığını korumak için çalışmaya devam etmek istiyoruz.
Sağlıkta Şiddeti bitirmek için bugün iş bırakıyoruz. Bugün burada olan ve kalbi bizimle olan tüm sağlıkçılarla birlikte şiddetin karşısında dimdik duruyoruz!! Sayımız giderek artıyor. Hep birlikte burada ve diğer illerimizde basın açıklamaları yapıyor ve sessiz kalmayacağımızı haykırıyoruz. Birliğimizi devam ettirecek, daha da güçleneceğiz.
Bu gidişe dur diyene kadar Sessiz Kalmayacağız!
Hatay Aile Hekimleri Derneği
Türk Sağlık-Sen Hatay Şubesi
Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası Hatay Şubesi
Hatay Tabip Odası