Ülkemizde şiddet ortamı kol geziyor. Yaşamın her anında şiddeti besleyen, neredeyse kutsayan bir iklim mevcut. Hiçbir meslek grubu daha yoktur ki insan için bu kadar emek verirken, fedakârlık yaparken karşılığında fiziksel ve/veya psikolojik şiddet görsün. Sağlık ile şiddet kelimelerinin yan yana gelmemesi gerekirken, maalesef biz sağlık çalışanlarının "hedef" haline getirildiği ve hekimlik mesleğinin değersizleştirildiği bir süreci yaşıyoruz.
2002 yılından itibaren ülkemizde uygulanan “Sağlıkta Dönüşüm Programı” (SDP) ile birlikte sağlık çalışanlarına yönelik şiddet olaylarında sayısal artışın yanı sıra çok sık ölüm olayları da yaşanır hale gelmiştir. Mevcut sistem; sağlık hizmetine meta, hastaya ise müşteri olarak yaklaşmaktadır. Bu sistemde nitelik değil, nicelik esastır ve ne yazık ki bu durum hekim ile hastayı "düşman" gibi karşı karşıya getirmektedir. İlk günden itibaren yetkilileri Sağlıkta Dönüşüm Programı’ndan vazgeçmeleri için; ‘sağlık çalışanlarına yönelik hürmetsiz, itibarsızlaştırıcı, hekim ve hastayı karşı karşıya getirici söylemlerinizden vazgeçin!’diye uyardık.
Artan şiddet; sonuçları açısından sağlık çalışanları için önemli bir mesleki risk olmanın ötesinde toplumsal bir sorun olarak da kendini göstermektedir. Dolayısıyla temelinde mevcut sağlık sistemi ve toplumda yaşanan diğer genel sorunların da iç içe olduğu bilinmektedir.
Sağlık çalışanları olarak Covid-19 pandemisi ile en ön saflarda mücadele ettik. Bugüne kadar binlerce sağlık çalışanı hastalığa yakalandı, onlarcası yaşamını yitirdi. Böyle bir ortamda 14 Eylül Pazartesi günü yaşadığımız son olayda Antakya Merkez 1 Nolu Aile Sağlığı Merkezindeki hekim arkadaşımız uygunsuz bir rapor olayını reddettiği için hasta tarafından fiziki şiddete uğradı. En büyük tesellimiz meslektaşımızın kalıcı sağlık sorunu yaratacak bir yaralanma yaşamamasıdır. Çok daha vahim sonuçlar doğurabilecek bu olaydan dolayı meslektaşımıza acil şifalar diliyoruz.
Uzun süredir meslek örgütleri olarak çıkması için çaba harcadığımız Sağlıkta Şiddet Yasası pandemi günlerinde mecliste kabul edildi ama bu yasaya karşın çok sayıda şiddet olayı ile karşılaştık. Şiddeti önlemek için caydırıcı olmayan mevcut düzenlemeler yerine Sağlık Meslek Birliklerinin hazırladıkları yasa tasarısının bir an önce hayata geçirilmesini istiyoruz. Sayın Sağlık Bakanı ve Sayın Adalet Bakanını gerekli tedbirleri almak üzere sorumluluğa davet ediyoruz.
Sağlık çalışanlarına yönelik hürmetsiz, itibarsızlaştırıcı, hekim ve hastayı karşı karşıya getirici söylemleri, sağlık kurumlarında şiddetin kanıksanmasını, normalleştirilmesini kabul etmiyoruz.
Yaşanan bu vahim olayı bir kez daha kınıyor, sağlık çalışanlarına yönelik her türlü şiddetin önlenmesi için gereken hukuki ve idari tedbirlerin eksiksiz olarak alınması talebimizi ve şiddet karşısında tüm sağlık çalışanlarının yanında duracağımızı yineliyoruz.
Hatay Tabip Odası Yönetim Kurulu